23 Ocak 2014 Perşembe

Cordoba, Ispanya, Kasım 2013



Granada’da Alhambra (Elhamra) Sarayını bitirip otelimize gelip eşyalarımızı alıp gecelik 18 € verdiğimiz otoparktan da arabamızı alıp Cordoba’ya doğru yola çıktık. Yolda yağmura yakalandık ama şehirlerde yağmur olmaması şansımızaydı. Bir gün önceki Granada otelinden hissettiğimiz rahatsızlık Cordoba’daki NH otelinde tam tersi bir hava yarattı. Irem için ekstra bir yatak olmasını istemiştim ve hem bunu ayarlayıp hem de duble oda vermişlerdi.
Kahvaltı bile yapamamıştık sabah ve otele geldiğimizde önce yemek yedik ve Cordoba merkezini gezmek üzere otelden ayrıldık.

Cordoba haritasında eski şehir merkezi sarı renkte boyanmış ve bizde burada yürüdük. Önce mandalina ağaçları arasından Alcazar’a, oradan köprüye ve Cordoba’nın en önemli eseri olan, camiiden kiliseye ve simdi müzeye çevrilen (Aya Sofyanın tersi diyebiliriz) La Mezquita yı ziyaret ettik. İçeri girmedik zira ücret 18€ idi. Ara sokaklarda turlayıp ısrarla krep üzerine dondurma koymayı reddeden krepçide dondurmasız krep yiyip otelimize döndük.








Yolda giderken mandalina ağaçlarından birinden kopardığımız mandalinayı yerken bir amca “no no no” dedi, ekşidir o hareketi yaptı. Bize İspanyolca-italyanca bilip bilmediğimizi sordu, biz de Türkçe-rusça-ingilizce biliyor musun dedik. 5 dilden birini tutturamadık ama hareketlerle anlaştık. O mandalinalar yenmez, sıkıp suyunu içeriz dedi, biz de evet limon gibi dedik, gülüştük.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder