3kmden biraz fazla uzunluğu ve 35bin kişilik nüfusu ile dünyanın Vatikan'dan sonra en küçük ülkesi, Avrupanın
Dubai’sine Nice’ten 25 dakikada trenle 6€ ya ulaşmak mümkün. İlk izlenimimiz
zenginlikti, lüks markalar, inanılmaz yatlar, arabalar, insanların giyim kuşamından
etkilendik. Ayrıca bu küçük ülkenin yürümeye bu kadar elverişsiz olduğuna
şaşırdık. Devamlı aşağı yukarı yürümemiz gerekti. Şükür ki ülkenin çeşitli
noktalarında, sanırım toplamda 30 adet “halk asansörü” vardı da, daha da fazla
yorulmadık. İlk hedefimiz Monaco ülkesinin başkenti Monte Carlo ve meşhur
casino’ydu. Arabalardan hiç anlamayan ben bile Ferrari leri sokakta görmekten
etkilendim.
Buradan deniz kıyısına inip
sökülmekte olan Formula1 tribünlerinden-marinadan geçip Oceanogrophique
müzesine gelidiğimiz anda sağanak yağmur başladı.
15€luk girişi görünce
girmekten vazgeçtik ve Mocao katedralini ve Mocano sarayının önünden geçip
tekrar sahile indik.
Monacodan,
Ventimiglia’ya, Fransa sınırındaki küçük italyan kasabasına gitmek üzere
ayrıldık. Bu aynı zamanda, 1 günde 3 ülkede (Fransa - Monaco - İtalya) bulunmak demekti.