Türkiyeye
yakınlığı ve kimlik belgesi ile gidilebilen Gürcistan’ın Batum şehri ile ilgili
internette bir çok kaynak bulunabiliyor ama Batuma gittikten sonra farkettim ki
hepsinde birer ikişer eksiklik var. Bunları göz önüne alarak tüm bilgileri
burada toplamaya karar verdim.
Uzun süredir
güncellemediğim blogumuda böyleca hatırladım.
*Aşağıdaki
fiyatlar Mart 2018 fiyatlarıdır
Batuma nasıl gidilir.
Çeşitli yöntemler
var, her birini burada bulabilirsiniz
a.
Uçak
ile, direk Batuma. THY nin Istanbul Ataturk havalimanından Batum havalimanına
uçuşları var ama fiyatlar aşağıdaki seçeneklere göre pahalı
b.
Uçak
ile, Hopaya. Aslında Istanbul-Batum ile birebir aynı uçak.THY ile, aynı havalimanları (dış hatlar) ve aynı uçak
kullanılmasına rağmen a seçeneğinden 3 kat ucuz genelde ama şu şekilde işliyor.
Istanbul Hopa bileti aldığınızda Batum havalimanıa inmenize rağmen sizi
bekletip, bir minibüs ile Hopa’ya getiriliyorsunuz. Kullanmadığım için sınırda
bekleme var mı bilemiyorum ama Batuma inilmesine rağmen, mecburen Hopa’a dönmek
sinir bozucu
c.
Uçak
ile Trabzon’a gelmek. Söylenene göre inen her uçak sonrası Havaş ile Hopa’ya
gelebilirsiniz ve biz de bu şekilde yaptık. Gerçekten Havaş hemen kalktı ve 3
saat sonra Hopa’ya ulaştı. 27 TL ücreti var. Havaştan iner inmez hemen yandaki
minibüsler ile Sarp sınır kapısına 6 TL ye ulaşabilirsiniz. (Dönüşte yani Sarp
sınır kapısınıdan direk Hopaya minibüs yok, önce Kemalpaşa, ordan da Hopaya
gelmek gerekiyor). Eğer minibüs ile uğraşmayalım taksiye binelim derseniz, 50
TL olan ücret pazarlık ile 40 TL ye düşüyor. Biz giderken minibüs, gelirken
taksi ile 40 TL ye geldik. Sarp sınır kapısına geldikten sonra 15 TL harç pulu
alıp küçük formu doldurarak, yürüyerek içeri girilebiliyor. Gürcistana geçtikten
sonra 20 Lariye taksi ve 1,5 lariye minibüs ile şehir merkezine gidebilirsiniz.
Detaylar aşağıda.
d.
Özel
arabanız ile geçebilirsiniz, yaya geçmek daha kolay diyorlar ama mevsimden
mevsime değişiklik gösterebilir. Araba
kiralayarak gelmek ise biraz zor zira kiralama firmaları yurtdışına izin
vermiyorlar
e.
Trabzondan
ve diğer karadeniz şehirlerinden şehirlararası otobüs ile gelinebilir. Metro
Turizmin günde 1 seferi vardı ama tek bir saat olduğundan tercih size kalmış.
Giriş ve çıkışta dikkat edilmesi gerekenler.
a.
Öncelikle
kimlik ile girilmesinden dolayı özellik Gürcü tarafı polisleri çok hassas. TC
kimliğiniz eski tip ise, en ufak bir çizik – yırtık, pvc nin kalkması ve
yeniden kaplanıp soğuk damganın bozulmasından dolayı içeri almayabiliyorlar.
Kendim yaşadım, Türk polisi eski kimliğimi görünce, git şansını dene ama
almazlar dedi, eşim ile gittiğimden sanırım, Gürcü polisi hiçbirşey demeden
içeri girişe izin verdi. Uzun lafın kısası, sadece kimliğiniz varsa ve o da
eski tip ise, ne olur ne olmaz pasaportunuzu da yanınıza alın, riske atmayın,
zaten 15 TL çıkış harcını her halukarda vereceksiniz. Eğer eski tip kimliğiniz
var ve pasaportunuz yoksa, tavsiyem yeni tip kimliği çıkarmanız ama buna
zamanınız yoksa kimliğin durumu çok önemli.
b.
Batuma
girerken ilaç getirmemeye çalışın. Girişte Türk Jandarmasından da onay aldık
ilaç yasak diye ama Mart ayında Perşembe günü girdiğimizden dolayı kontrol sıkı
değildi, atmayıp unuttuğumuz ilaçları içeri alabildik.
c.
Batuma
girdikten sonra şehir merkezine gelmek için ya 20 Lariye taksi ya da 1,5 Lariye
minibüs opsiyonu var. Taksicilerin dediği “önce otogara gidiyor ordan yine
taksiye binmen lazım” sözlerine aldırmayın, minibüsler şehir merkezine
Tbel-Abuseridze caddesinden gidiyorlar. Ortalama olarak 1 Lari, 1,5 TL diye
düşünebilirsiniz ama güncel kurlara bakmayı unutmayın
d.
Sarp
sınır kapısının Gürcüce adı Sarpi, dönüşte de aynı caddeden aynı minibüsü
bulabilirsiniz, önünde Sarpi yazıyor ve Sarpide, ilk girişte sadece minibüs –
taksi ücreti kadar Gürcü Larisene çevirin zira şehir merkezindeki kurlar daha
uygun.
e.
Sınır kapısından giriş
nispeten daha derli toplu ama Sarpiden çıkış biraz keşmekeş. Bacağınıza yapışan
dilenci çocuklar, düzgün sıra olmaması vs, yoğun zamanda metrobuse giriş gibi.
f.
İnsanlar
çok sıcak değiller ve halk ağırlıklı olarak fakir diyebilirim, ana merkez
dışındaki noktalardan bunu görebiliyorsunuz ama gece ana yoldan yürürken ister
istemez bir tedirginlik olsada, güvenli bir şehir denilebilir.
g.
Otobüs
biletleri 0,4 lari (2li bilet halinde otobüs icinden alınabiliyor) ve minibüs
biletleri 0,5 Lari, iniş sırasında şöföre veriliyor.
Batum gezi rotası
Öncelikle Batum’un çevresinden başlayalım. Kayak sevenler Khulo dan dağa
gidebilirlermiş biz denemedik. Şehrin 30 km dışında Mtirala National Park zamanı
bol olanlar için güzel diyorlar ama zaman sorunu olanların yarım gün
harcayacağı Batum Botanik Bahçesi bence şehrin olmazsa olmazı. Burda en ideal
ulaşım şu şekilde. Teleferiğin oradan 15 nolu otobüs ile 2 nolu kapıdan giriş
yapıp, önce kuzey ve doğu bölgesini gezip, ordan tekrar güney – batıdaki 1
nolu çıkıştan çıkıp 31 nolu minibüs ile merkeze dönmek. Çünkü eğer 1 nolu kapıdan
girerseniz, parka ulaşmak için tahmini 10 dakika yokuş çıkmanız gerekiyor.
Halbuki 2 nolu kapıdan girdiğinizde bu bahsettiğim yeri aşağı iniyorsunuz.
Batum botanik bahçesinde Yeni Zelanda’dan Meksikaya, Asyadan Akdenize bir
çok çiçek ve ağaca rastlayabilirsiniz. Çok güzel bir yer. Giriş 8 Lari.
Merkeze geldiğinizde Teleferik ile tepeye çıkıp şehri kuşbakışı
görebilirsiniz. Benim bindiğim en uzun teleferik hattı, toplam 2,5 km.yi 14
dakikada çıkıyor ve tepeye ulaşıyorsunuz hatta giderken gerçekten şehri kuş
bakışı görüyorsunuz. Burdaki ufak notum ise, tepedeki tek restaurant olan Argo,
dizaynı güzel olmasına rağmen hem pahalı hem de lezzetsiz (diğer Gürcü
restaurantlar ile karşılaştırılıdığında). Çok yoruldum illaki restauranta
oturacağım derseniz de, kahve - tatlı
yapın, ama yemek hakkınızı burda kullanmayın. Biz yemek yediğimiz için böyle
söylüyoruz.
Teleferiğe girerken bilet alıyorsunuz ve dönüşü de kapsıyor, toplam 15 Lari
ve teleferik 19:00 a kadar çalışıyor.
Şehrin 15-20 km dışında şelale ve Adjara Wine House a gitmek istedik ama
toplu taşıma olmadğından gitmedik. Yazın belki şansınız vardır veya taksi ile gidebilirsinz ama
sorduğumuz Gürcüler, Adjara Wine House a gitmeniz şart değil dediler.
Biz teleferikten sonra tekrar merkeze döndük ve Ali – Nino (birbirlerine
kavuşamayan Azeri aristokrat Ali ve Gürcü prenses Nino) heykelinin de olduğu
Miracle Parkı, müzik-su şovlu (başka bir yer daha var müzik su şov yapan) batum
bulvarını, Tiyatro meydanını, astronomik saat ve Meda heykelinin olduğu Avrupa
meydanını, klas restaurantların olduğu Piazza yı, Holy Mother ana kilisesini, suni
göl olan 6 Mayıs parkını, sahili, dolfinaryumu ve ters evin olduğu bölgeyi
gezerek tam bir şehir turu yaptık. Buraları hem akşam hem sabah dolaştık. Ali –
Nino heykeli tüm gün ters duruyorlar ama akşam 7 de birleşiyorlar (biz 18:30 da
ordaydık ve birleştiler, o yüzden saat bilgisi net olmayabilir), saat 19:30 da
Batum bulvarındaki müzikli su şov başlayıp 20 dakika gibi sürüyor.
Şehrin farklı noktalarında Tourist info lardan özellikle “transport map”
alıp kaldığınız bölgeye giden minibüs ve otobüsleri bulabilirsiniz.
Batumda ne yenir
Bir çok kaynakta benzer şeyler okumuşsunuzdur ama ben de kendi yediklerimizi
ve restaurantları yazayım. Tripadvisor ve şansımızı kullandık bu seçimlerde.
Öncelikle gittiğimiz dönem Mart olduğundan, her restaurant açık değildi,
sürpriz ile karşılaşmak istemiyorsanız aramanızı tavsiye ederim ama Turkcellin
70 kusur yurtdışı ülkeleri arasında Gürcistan yok, aman dikkat. Ve Gürcüler tüm
yemeklerinde taze kişniş kullanıyorlar. Eğer sevmiyorsanız özellikle belirtin,
koymasınlar.
Laguna: Art Museum ile 6 Mayıs parkı arasında kalan bu
restaurant Haçapurisi ile ünlü. Yumurtalı – yumurtasız seçenekleri var,
peynirli karadeniz pidesinin daha güzeli. Küçük olanlar 1 kişiye (7-8 Lari),
büyük olanlar (12,5 Lari) 2 kişiye fazla geliyor. Şarap ise ev şarabı değil
şişe şarap, 20 Lari. Tavsiye ediyoruz
Argo: Teleferik ile çıkılan yerdeki tek restaurant olan
Argo, dizaynı güzel, garsonlar ingilizce biliyorlar ama hem çok lezzetli
değildi hem de diğer Gürcü restaurantlarına göre pahalıydı. Tavsiye etmiyoruz
The quiet woman pub: Piazzadaki bu restauranta, biraz
ilerildeki Heart of Batumi restaurant kapalı olduğu için oturduk, yemekler
büyük porsiyon ve fena değil ama Gürcü standardına göre pahalı. Hoegarden fıçı
görünce hemen atladım ama fiyat 8 Lari. Diğer restaurantlatrda Gürcü birası 2
Lari olduğundan çok abartmadık. Mekan gayet güzel.
Qaravan: bir öğle ve bir akşam yemeği yediğimiz bu
restaruantı çok beğendik. Klasik Gürcü lokantası ne ararsan var, Khinkaliden
haçapuriye, şaşlıktan kebaba, mezelerden salata ve çorbalara kadar herşey hem
güzel hem çok hesaplı. Patlıcanlı mezelerini, pizza gibi olan haçapuriyi,
şaşlığı öneririz. Khinkali yiyen bir çok lokal insan vardı burada, demek ki
güzel ama Khinkali genel olarak hem bizim mantıdan, hem de Rus pelmenisinden
biraz farklı. Beğenmesseniz restaurant kötü yaptığından değildir J Adjara tipi haçapuri, Laguna da daha
güzeldi ama alkol seviyorsanız özellikle ev yapımı şarapları harika. Litresi
10-15 Lari arasında değişiyor. Gürcü birası 2 lari. Meze fiyatları 4-5 Lari,
ana yemek fiyatları 5-15 lari arasında değişiyor. Kesinlikle tavsiye ediyoruz